Kış mevsimi geldi geleli bir grip furyasıdır aldı başını gidiyor. Viral enfeksiyonları artık ciddi salgınlar şeklinde yaşıyoruz ve bu salgınlara maruz kalmayan insan sayısı her geçen yıl daha da azalıyor. Bu durumun başlıca nedenleri ise virüslerin zaman içerisinde kendilerini geliştirerek farklı şekillerde karşımıza çıkmaları ve paralelinde bilinçsiz ilaç tüketimi ile bağışıklık sistemlerimizin çökmesi. Bilinçli ebeveynler olarak bizlere düşen ise, gerek çocuklarımızı gerekse kendimizi doğal yöntemlerle hastalıklara karşı her an hazır hale getirmek.
Aşağıda sıralayacağım yöntemler sayesinde çok şükür kış başından beri hasta olmadık. Dolayısıyla uyguladığımız faydalı yöntemleri sizlerle de paylaşmak istiyorum.
1- Propolis
Bu mucizevi şifa kaynağı, arıların kovan içi temizlikte ve kovanın yalıtımında ve virüslere karşı korumasında kullandıkları bir madde. Antibakteriyal, antiviral, antifungal, antioksidan, antiparazitik özelliklere sahip ve vücudun ihtiyacı bulunan bir çok vitamin, mineral ve amino asiti içeriyor. Dolayısıyla bağışıklık sistemi üzerinde çok olumlu etkilere sahip. Bir çok kişi tarafından 21. yüz yılın ilacı olarak nitelendiriliyor. Hastalık belirtileri oluştuğu anda yüksek dozda kullanmak veya her gün düzenli olarak normal dozda kullanmak gibi yöntemler mevcut. Satış şekli olarak ise balla karışık halde katı kıvamda, soğuk zincir halinde buzdolaplarında ve damla halinde su veya alkol bazlı olarak sunuluyor. Soğuk zincirde satılan halini, bu zinciri korumanın riskli olması nedeniyle önermiyorum. Mert’le birlikte her gün düzenli olarak damla şeklinde olan halini kullanıyoruz. Marka olarak ise önce Beeo’yu deneyip, sonrasında Eğriçayır’a geçiş yapmış biri olarak Eğriçayır‘ı fiyat / performans açısından daha üstün bulduğumu belirtmek istiyorum.
2- Zencefil
Zencefil enfeksiyonlara karşı doğal kalkan görevi gören bir bitki. Taze (yaş) halde manav reyonlarında veya toz halde baharatların arasında bulmanız mümkün. Besin değerlerinin daha yüksek olması nedeniyle taze olarak kullanmanızı tavsiye ediyorum. Tarif ise şu şekilde: birkaç büyük parça zencefil, bir limon ve bir miktar doğal balı hazır ediyorsunuz. Zencefili soyup minik küpler halinde dilimledikten sonra, bal ve limonla bir kavanoza koyarak buzdolabında bir gün kadar bekletiyorsunuz. Günün sonunda zencefil ve limonun etkisiyle bal sıvıya yakın bir kıvama gelecek. Bu karışımdan bir fincan sıcak suya karıştırıp 3-4 dakika demlenmesini bekleyerek haftada 1-2 kez çocuğunuza içirmenizi tavsiye ediyorum (sonrasında bardakta kalan zencefilleri de afiyetle yiyebilirsiniz). Hastalık durumunda da bol bol tüketmeyi ihmal etmeyin. Bünyesini güçlendirecek, ağrılarını azaltacak, hem de öksürük konusunda yardımcı olacaktır
3- Balık Yağı
Doktorunun tavsiyesiyle Mert’in bir süre boyunca kullandığı multivitamin’in içeriğine bakmayı akıl ettiğimde karşılaştığım korkutucu tabloda koruyucu maddeler, aroma vericiler ve glikoz şurubu bulunuyordu. Ne yazık ki eczaneden ilaç niyetine aldığımız ürünlerde bile artık bu içeriklerle karşılaşabiliyoruz ve yine ne yazık ki eczacı arkadaş ile birlikte tüm besin takviyelerini incelediğimizde yalnızca bir ürün hariç tamamında benzer maddelere rastladık: Möller’s Omega-3 balık yağı. Hem balık yağının çok faydalı bir besin takviyesi olduğunu bilmem hem de ürünün güven vermesi nedeniyle kendisini yaklaşık 3 aydır memnuniyetle kullanıyoruz. Balık yağı hafızaya, bağışıklık sistemine, kemim gelişimine ve vücudun kendini yenilemesine yardımcı oluyor. Dolayısıyla Mert için kış aylarının vazgeçilmezi haline geldi.
4- Şalgam
Size tavsiye etmek istediğim mucizevi doğal gıdalardan sonuncusu ise şalgam (evet şalgam suyu değil şalgam, zira şalgam içeceği şalgam bitkisinin suyu sıkılarak üretilmediği için şalgam suyu tabiri özellikle Adana’da tepkiyle karşılanıyor:) Eğer çocuğunuzu şalgam içmeye alıştırırsanız gerçekten büyük bir iyilik yapmış olursunuz, çünkü bu içecek bağışıklık sistemi, sindirim sistemi, vücuttaki toksinlerin atılmas, kalp ve damar sağlığı için bulunmaz bir nimet. Ferahlatıcı bir etkiye de sahip olan şalgamı, kış ayları başta olmak üzere yılın tamamında severek tüketmenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Marka konusunda ise marketlerde satılan, koruyucu içeren ve tadı asla gerçek şalgamın yerini tutmayan bilindik ürünler yerine, halis muhlis Adana şalgamı olan Ali Göde’yi şiddetle tavsiye ediyorum. Kendi web sitesinden kolayca sipariş verebilirsiniz.
Önemli hatırlatma: Tavsiyelerimi dikkate almadan önce lütfen doktorunuza danışın. Kişiye özel oluşabilecek vücut reaksiyonları için herhangi bir sorumluluk kabul etmemekteyim 🙂 Hastalıklardan uzak bir mevsim geçirmeniz dileğiyle..
Son yorumlar